Renault SYMBIOZ – Yeni bir tür özgürlük için yeni bir yaşam alanı
“Etrafımızı çevreleyen ekosistemi düşünmeksizin ya da bir yerden bir yere giderken hayatımızı etkileyen elektrikli motorlar, internet bağlantısı, otonom sürüş teknolojileri gibi önemli gelişmeleri bir yana bırakarak bir Otomobil hayal edemeyiz. SYMBIOZ, global bir deneyim yaratmak için kullanıcıların deneyimleri, teknoloji, enerji kullanımı ve tasarım uyumuna ait sınırları zorlamak üzere Renault olarak mühendis, tasarımcı akademisyen mimar, sosyolog, planlamacılarla çalışma imkanı bulduğumuz eşsiz bir proje. Laurens van den Acker – Başkan Yardımcısı, Kurumsal Tasarım SYMBIOZ konsepti, Renault’nun geleceğe ilişkin otomobil vizyonunu ve otomobilin içinde ve dışında yaşamımızdaki rolünü yansıtıyor. Bu konsept bir otomobil, bir demo aracı ve bir evi kapsıyor.İlk kez bir üretici yaşadığımız evin tümünü bir otomobile entegre ediyor. SYMBIOZ, Renault’nun yaşam döngüsü tabanlı tasarım stratejisinin “Bilgelik” tacının altında yer alarak olgunluğu temsil ediyor. Frankfurt Otomobil Fuarı’nda sergilenen SYMBIOZ konsepti, 2030 yılına kadar uzanan bir ufka doğru ilerliyor; Renault, aynı zamanda 2023 yılı gibi daha yakın bir zaman dilimi için öngörülen bir otomobilin ipuçlarını sunan bir demo araç geliştirdi. SYMBIOZ yol testleri bu yılın sonunda yapılmış olacak. Her iki otomobil de elektrikli, otonom ve çevreye tamamen duyarlı. Sürücü ve yolcular, evdeymiş hissi veren ve otonom otomobiller için tasarlanmış bir kabinin tadını çıkarıyorlar. Yoldayken, otomobil evin bir uzantısı haline geliyor. Evin içine park edildiğinde, ekstra mobil, modüler ve çok amaçlı bir oda olarak ikiye katlanıyor. Frankfurt Otomobil Fuarı’ndaki Renault standını ziyaret edenler, bu bağlantılı evin etrafında dolaşabilecek ve SYMBIOZ gibi otomobillerin gelecekte çevreleriyle etkileşime geçme biçimini deneyimleyebilecekler. Renault, otomobilin ev içinde nasıl yeni özellikler sağlayacağına ve yolda evin nasıl uzantısı olacağına dair gelecekteki olanakları çağrıştıran bir otomobili fuar standında gösterebilen ilk otomobili üreticisi olma özelliğini taşıyor.
Renault SYMBIOZ Bölüm 1 – Ev içinde yeni özellikler sunan bir otomobil
Renault SYMBIOZ, evin içinde, 2030’a kadar otomobillerin günlük hayatımızda nasıl daha önemli bir rol oynayabileceğini sembolik olarak gösteriyor.
Ekstra bir mobil oda
Renault SYMBIOZ, yolcuların ihtiyaçlarına ve isteklerine göre farklı işlevler üstlenerek ev için ekstra alan ve özellikler sağlıyor. Evde SYMBIOZ, rahat, konforlu, modüler bir ekstra oda haline geliyor.
- Bir asansör, otomobili zemin kattan yatak odasına veya birinci kattaki terasa götürebiliyor. SYMBIOZ, çatıda park halindeyken, dışarıda bir manzaranın tadını çıkararak rahatlamak veya dinlenmek için küçücük bir odaya dönüştürülebiliyor.
- İnsanların birlikte vakit geçirip konuşabildikleri bir oturma odası gibi açık bir alan olabiliyor. Kabin içi tasarımında oturma odalarının tasarımından esinlendi.
- Veya insanların rahatlamak veya çalışmak için kendilerini evin geri kalanından soyutlaybileceği kapalı bir mekan olabiliyor.
Renault SYMBIOZ, evde kullanılanlara benzer malzemeler ve iç mekan mobilyaları sunuyor ve konumu veya kullanımı ne olursa olsun ev ile tam bir uyum içinde.
Akıllı enerji paylaşımı ve tasarrufu
Elektrikli araçlarda Avrupa’nın lideri olan Renault, ev ve otomobilin enerji paylaşımını sağlamak için SYMBIOZ’u geliştirdi. Enerji, oturanların ihtiyaçlarını tahmin edebilen bir yapay zeka ortamında, otomobil ve ev tarafından paylaşılan bir akıllı şebeke vasıtasıyla dağıtılıyor:
- Gelecek 48 saat içinde uzun bir yolculuk planlanmıyorsa, evdeki güç dağılımını optimize etmek için araç aküsünde minimum şarj seviyesi (diğer bir deyişle, kısa bir yolculuk için yeterli enerji) bırakılıyor.
- Bununla birlikte, hafta sonu için uzun bir yolculuk planlanıyorsa, sistem Cuma gecesi evdeki ısıtmayı yavaş yavaş düşürerek araç aküsünü tam olarak şarj ediyor.
- Sistem, en yoğun zamanlarda ışıklar, ekranlar ve ev aletleri için geçici olarak Renault SYMBIOZ akülerinde bulunan gücün kullanılmasını da mümkün kılıyor. Bir elektrik kesintisi yaşanması halinde, bu sistem otomatik olarak devreye giriyor.
Güç paylaşımı, evin oturma odasındaki bir masanın üzerindeki ekrandan veya otomobilin gösterge tablosundan izlenebiliyor ve ayarlanabiliyor.
Daima internet bağlantılı
SYMBIOZ, otomobil ile ev arasındaki akıllı bağlantı sürekli kılarak, ekosistemini daha sorunsuz ve verimli hale getiriyor. Yolcular, Renault’nun ‘Kolay Yaşam’ felsefesiyle uyumlu olarak, daha kolay ve eğlenceli bir yaşam deneyimi için dijital hayatlarına her an erişebiliyorlar.
- Kabin, müzik, sosyal medya, kişisel bulut depolaması ve dijital abonelikler gibi her şeyin erişilebileceği bir ev ortamı sunuyor. Bu ekstra odanın sağladığı seçenekler arasında okumayı, müzik dinlemeyi ve hatta evden çalışmak da yer alıyor. Birileri kapı zilinizi çaldığında yüzleri gösterge tablosu ekranında beliriyor ve içeri girmelerine izin verebiliyorsunuz.
Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisini kullanarak açık otomasyon platformlarına bağlanan yolcular, araç ve ev cihazları ve aletleri arasındaki akıllı etkileşimleri programlayabiliyorlar. Otomobil ve ev, enerji, ışıklandırma, multimedya ve konfor özelliklerini sorunsuz ve sürekli olarak koordine ediyor.
- Otomobil çatı katındaki terasta ise, bir yolculuk planlanması yapılmasından birkaç dakika önce otomatik olarak güvenli bir şekilde zemin katına inebiliyor. Mesajlar, yolcuları bilgilendirmek için ev çevresindeki ekranlarda görüntüleniyor.
- Planlayıcıya tatil gibi uzun bir yolculuk planı girildiğinde ise evden çıktıktan sonra panjurlar ve ısıtma sistemi otomatik olarak kapanıyor.
Renault SYMBIOZ: Ev ile otomobil bir arada
Frankfurt Otomobil Fuarı’nda Renault SYMBIOZ konseptini sergileyen ev, 21 metre uzunluğunda, yedi metre yüksekliğinde ve sekiz metre genişliğinde olup, yaklaşık 120 metrekarelik bir zeminden oluşuyor. Fransa Kültür ve İletişim Bakanlığı’nın verdiği 2008 yılı Nouveaux Albums des Jeunes Architectes Paysagistes (NAJAP) Ödülü’nü kazanan Marchi Architectes tarafından Renault için tasarlandı. Marchi Architectes, Renault’nun tasarım DNA’sının merkezinde yer alan sıcak, insan odaklı yaklaşımı paylaşıyor. Otomobil, evin tamamlayıcısı ve ayrıca bir uzantısı konumunda yer alıyor. Çelik çerçeve, geniş cam yüzeyler ve ahşap dekorlarıyla birbirleriyle benzerlik taşıyorlar ve aynı mimariyi paylaşıyorlar. Evde ve otomobilde kullanılan bakır, mermer, kumaş ve porselen gibi aynı iç ve dış malzemeler benzerliği daha üst bir seviyeye taşıyor. Mobilya ve ev aksesuarlarının bazıları Renault’un inovasyon ve özgünlük güdüsünü paylaşan yetenekli Fransız tasarımcılar tarafından tasarlandı. Ev, bir dizi düzenleme sayesinde hem şehre hem de kırsala uyum sağlıyor. İki kata sahip:
- Dikdörtgen şeklinde zemin katın camlı yüzeylerinin yüzde 80’inde, ışığın mümkün olduğunca içeri girmesi için saydam cam kullanılıyor. Ev içinde dolaşmayı kolaylaştırmak ve oturma odasında SYMBIOZ için özel bir alan sağlamak amacıyla herhangi bir iç sütun veya duvar bulunmuyor. Otomobil içeride olduğu halde evin dışından görülebiliyor, çünkü hemen hemen tüm duvarlar şeffaf.
- Evin birinci katı silindir şeklinde ve araç gövdesi ile aynı sıcak renge sahip. Bu ‘gece alanı’, yatak odasını ve birinci kattaki mevcut alanı artırmak için otomobilin ek bir oda olarak konumlandırılabileceği çatı katı terasına giden koridoru içeriyor. Zemin katın aksine, birinci kattaki duvarlar daha fazla mahremiyet için ışık geçirmez imal edildi. Silindirin üstündeki üç aydınlık bacası, ışığın zemin katına sızmasına izin veriyor.
- Bu silindir, bir Philips Aydınlatma tasarımlı dış aydınlatma özelliğine sahip. Her aydınlatma dizisi, otomobil ile ev arasındaki bir iletişim evresi ile eşleşiyor: otomobil şarj edilirken, eve yaklaşırken, bekleme modundayken vb. Işıklar, aracın araç üstü sisteminden uzaktan açılıp kapanabiliyor. Philips Aydınlatma’nın tasarım ekibi, Renault ile ortak çalışarak, aydınlatmayı dönüştürmek için programlama, akıllı aydınlatma ve Nesnelerin İnterneti (IoT) konularındaki deneyimini sunmakta.
Renault, otomobili zemin kattan birinci kata yükseltmek için özel tasarlanmış bir kaldırma, döndürme platformu tasarlamayı teknik olarak başardı. Mümkün olduğunca esnek ve serbest yer kalması için otomobil sadece dört kablo ile kaldırılıyor. Yükseltildiğinde, asansör, zemin katta ilave bir oturma/oyun odası ortaya çıkarıyor. Minimalist kablo sisteminin, sahne donanımlarında kullanılanlardan doğrudan etkilendiği göze çarpıyor.
Renault SYMBIOZ Bölüm 2 – Otonom bir otomobil: Evin yola yansıması
Yeni bir seyahat deneyimi için yenilikçi tasarım Mimari tarz
Renault SYMBIOZ konsept otomobili 4,70 metre uzunluğunda, 1,98 metre genişliğinde ve 1,35 metre yüksekliğinde. Bu fütüristik tek hacimli otomobil D segmenti boyutlarına sahip. Otomobilin ferah modüler kabin tasarımı bir E-segmenti modelinin değerinde. Otomobilin dış tasarımı da yenilikçi ruhunu yanısıtıyor. Otomobil gövdesinin dalgalı ve mimari açıdan ilham kaynağı olan üst kısmı, duyulara daha fazla hitap eden, daha kaslı ve eğlenceli olan alt kısımdan belirgin biçimde farklı tasarıma sahip. Üst bölüm, mimar tarafından tasarlanmış bir eve benzemekle birlikte, otomobilin çizgileri ile gene de uyumlu ve kabin içine bol ışık akışı sağlıyor. Böylece, bir evin ferah, camlı konturlara sahip geniş bir oturma odası gibi bir aydınlık fengshui alanı içinde seyahat etmek hedefleniyor.
- Yan camlardan tavana kadar, camdan veya polikarbonattan yapılmış tüm ‘camlı’ yüzeylerde şeffaflığı en üst düzeye çıkarmak ve ışığın kabin içine girmesini sağlamak için saydam cam bulunuyor.
- Kabin üzerinde askıya alınmış gibi görünen tavanın orijinal tasarımı, gerekli yapısal eleman sayısını azaltıyor ve aynı zamanda kabini daha aydınlık hale getiriyor.
- Tavan, ekstra dayanıklılık ve sağlamlık için, camlı yüzeylere set çekmeden yüksek teknoloji ürünü emaye kullanılarak otomobil şasisine tutturulmuş olarak göze çarpıyor.
Alt bölümün tasarımı, Renault’nun ‘Fransız Tasarım’ stiliyle mükemmel şekilde eşleşiyor. Akıcı hatları ve dinamik duruşuyla samimi bir şekilde duyulara hitap ediyor.
- SYMBIOZ’un karbon fiber gövdesi iki renk tonuna sahip bakır içeriyor. Ön cephedeki mat bakır renk tonu, özgünlüğü ve sakinliği simgelerken, arkadaki daha cilalı ve parlak yüzeyli renk tonu ise zarifliği ve inceliği ifade ediyor.
- Otomobil, hem önde hem de arkada Renault’nun C biçimindeki far tasarımına sahip. SYMBIOZ’un ışıklı imzası daha büyük, daha konikleştirilmiş ve stilize edilmiş olmakla beraber, konsept otomobil ile mevcut modeller arasında bir bağlantı kurulduğu göze çarpıyor.
- Stop lambaları, sürücünün frenleme şiddetine bağlı olarak çalışan çeşitli dinamik görsel efektler üretiyor.
- Üçüncü stop lambası, tavanın arka tarafında bulunan aerodinamik rüzgar deflektöründe yer alıyor. Lineer grafik efektleri ise tamponun altına yerleştirilen sis lambasına kadar uzanıyor.
- SYMBIOZ’un tekerlekleri, aerodinamik performansı ve hafif tasarımı anımsatan bisiklet tekerleklerini andırıyor. Otomobilde, SYMBIOZ’un enerji verimliliğini en üst düzeye çıkarmak için özel dar bir yapıya sahip Michelin lastikleri kullanılıyor.
- TREZOR konsept modelinde olduğu gibi, otomobilin ön, arka ve yanındaki Renault logoları otonom sürüş modunda aydınlanıyor.
- Otonom sürüş sisteminde kullanılan sensörler ve kameralar iki kontrol kulesi işlevi gören arka rüzgar deflektörlerinde yer alıyor.
Tıpkı evdeki gibi Renault SYMBIOZ konsept otomobil, hem ev hem de mobilya tasarımından doğrudan ilham alınarak evin yoldaki bir uzantısı olmak için tasarlandı. Böylece kabinin herhangi bir modern ev gibi yaşanabilir olmasını sağlamak amaçlanıyor.
- Bölünmüş kapı açma sistemi – alt bölüm için arkadan menteşeli arka kapılar ve camlı üst bölüm için kelebek kapılar – taç yapraklarını açan bir çiçek benzeri bir işlev görüyor. Bir B direği olmaması sayesinde sistem, yolcuları evlerinin kapılarından geçtikleri gibi otomobile binmeye davet ediyor. Öne eğilmeye ya da yana tutunmaya gerek olmayan araçta sadece, otomatik olarak dönen koltuğa oturmak yeterli oluyor.
- Otomobil ve ev, evin bir parçası olan samimi, sıcak ve güven verici bir alana girme izlenimini uyandırmak için benzer malzemelerin çoğunu (keçe, ahşap, ince mermer, porselen vb.) paylaşıyor. Hollandalı tasarımcı Aleksandra Gaca’nın imzasını taşıyan özel otomobil koltuk kumaşı, evdeki büyük kanepelerin döşemeleri için kullanılan kumaşın tamamen aynısı.
- İdeal ağırlık ve biçimde olmalarını sağlamak için, ahşap ve mermer gibi her zaman kullanılan malzemeler, yüksek teknolojili üretim ve sonlandırma işlemleri ile birlikte kullanılıyor.
2030 için maksimum iç modülerlik SYMBIOZ’un iç kısmı, yolcular için maksimum refahı sağlamak için özenle tasarlandı. Böylece aktif hale getirildiğinde otonom sürüş sisteminden tam olarak yararlanılabiliyor ve seyahat etmek daha kolay ve keyifli bir deneyim haline geliyor.
- Sürücünün önünde bulunan, ince, kavisli ve Otomotiv İç Mekanları için Corning® Gorilla® Cam kaplamalı Ultra Yüksek Çözünürlüklü OLED (Organik Işık Yayan Diyot) ekran, 80 cm genişlik içinde tüm gösterge tablosu ve multimedya sistemi bilgilerini bir araya getiriyor. 2D parça olarak imal edilen Gorilla Camı, 3D teknolojisi kullanılarak olarak soğuk şekillendiriliyor.
- Otonom sürüş sistemi açıldığında, direksiyon kolonu ve direksiyon, gösterge tablosunun içine katlanıyor ve pedallar ile gösterge tablosu otomatik olarak yaklaşık 15 cm geri çekiliyor. Koltuklar ise gerçek koltuklara dönüşmek üzere küçülüyor.
- Sürücü, ekrandaki bir şeyi kontrol etmek, veya tıpkı evde olduğu gibi dizlerinin önüne bir şey koymak istediğinde ekstra alan kazanmak için ek konfordan ve daha fazla alandan faydalanıyor. Gösterge tablosu, sipariş üzerine üretilen lüks ahşap bisiklet şasilerinde uzmanlaşmış bir Fransız firması olan KEIM-cycles ile birlikte geliştirildi. Ahşabın ince bölümleri, ağırlık ve mukavemet arasında mükemmel bir denge sağlamak için petek yapılı bir şasiye yapıştırıldı.
- Ana göstergeleri içeren küçük bir ekran, direksiyonun alt kenarında görünür halde kalıyor ve direksiyon içeri çekildikten sonra da sürücünün görüş hattında yer alıyor.
- Sürücü yalnız olmadığında kabin düzenlemesi tamamıyla değiştirilebiliyor. Sürücü ve ön yolcu, koltukları 180 derece döndürülerek diğer yolcularla yüz yüze dönebiliyor ve tüm işlemi daha kolay hale getirdiği için kol dayama yerleri katlanıyor.
- Mermer üst bölümlü çelik çerçeveli bir mini masa ise koltukların arasında açılıyor. Bu özellik, 1980’lerden itibaren mevcut olan birinci nesil Espace’a bir gönderi niteliğinde olmasının yanı sıra yolcuları birbirleriyle etkileşime girmeye ve bir oturma odasında olduğu gibi paylaşılan etkinliklere katılmaya teşvik ediyor.
- Küçük kol saati benzeri dokunmatik ekranlar, emniyet kemerlerine entegre şekilde konumlandırılıyor. Yolcular, koltuklar çevrildiğinde bile, klima, müzik, vb. donanımları kontrol edebiliyorlar. Otonom sürüş modunu kapatmak için sürücünün tüm sürüş kontrollerine de erişimi bulunuyor.
Renault SYMBIOZ Demo aracı – 2023 için gelişmiş iç mekan modülaritesi ve çok yönlü bir deneyim Renault SYMBIOZ Demo aracı, 2023 vizyonunun ipuçlarını sunuyor ve Renault’yu kabin modülerliği ve otomobilin duyusal deneyimi bakımından en yenilikçi konuma taşıyor. Renault, yıl sonunda SYMBIOZ Demo için test sürüşleri organize etmeyi planlıyor. Aracın iç mekan düzeni, seçilen sürüş moduna göre değişiklik gösteriyor.
- Klasik mod standart moddur. Bu modda yolcular otomobil ile bütünleşerek kendilerini evde hissediyor. Sürüş konumu geleneksel ve otomobilin ayarları konfor odaklı.
- Dinamik mod sürüş heyecanını artırıyor. Sürüş daha aktif ve sürücü koltuğu bir pilot koltuğu hissi vermek için ilave yanal destek sağlıyor. Motor tepkisi, direksiyon ve şasi ayarlarının hepsi dinamik sürüşe yönelik ayarlanıyor.
- AD modu, sürücünün önünde bulunan alanın optimizasyonunu sağlıyor, böylece farklı şeyler yapılabilmesine olanak tanıyor. AD modu açıldığında, direksiyon simidi ve LG tarafından geliştirilmiş benzersiz bir L şekilli ekrana sahip gösterge tabosu otomatik olarak 12 santimetre geri çekiliyor. AD modunda sürücü, boş zamanlarını nasıl geçireceğine bağlı olarak üç yolculuk deneyiminden birini seçebiliyor. Kabin düzeni de buna göre değişiyor.
- Alone@Home düzeni, direksiyon ve gösterge tablosunu geri çekerek ve otonom sürüş için elektrik motorunu barındıracak şekilde optimize edilmiş araç platformunun sağladığı ilave ayak bölmesinden faydalanarak yer kazandırıyor. Orta konsol veya vites kutusu tüneli bulunmadığı bu mod, sürücüye diğer faaliyetlerin keyfine varmak için ek alan yaratıyor.
- Rahatlık düzeni, sürücünün arkaya yaslanıp “sıfır yer çekimi” konumunda dinlenmesini sağlıyor. Ubisoft tarafından geliştirilmiş özel bir kulaklık setini kullanılabiliyor ve bir dizi manzara simüle ederek sanal gerçeklik deneyiminin keyfi çıkarılabiliyor.
- Paylaşım düzeni, sürücünün ön yolcu koltuğundaki kişiye daha yakınlaşmasını sağlıyor. Ön kol dayama yerleri otomatik olarak alçalıyor ve koltuklar birbirine doğru 15 derece dönebiliyor.
Mevcut MULTI-SENSE sisteminin bir sürüm yükseltmesi olan Renault MULTI-SENSE 3.0 sisteminin sayesinde, yolcular seçilen sürüş moduna dayanan yeni bir duyusal deneyimin keyfine varıyorlar. Koku alma (farklı kokular), işitme (sesli ortam seçimi) ve görme (Klasik modda beyaz, Dinamik modda kehribar ve AD modunda altın gibi çeşitli aydınlatma ortamları) gibi duyular uyandırılıyor. ‘Mind-off’ otomasyonu Hem SYMBIOZ hem de SYMBIOZ demo araç, SAE International’ın standardında tanımlanan beş seviyeden Seviye 4 sürüş otomasyonuna erişebiliyor. ‘Mind-off’ otomasyonu olarak da bilinen Seviye 4’te sürücü, müdahale talebine derhal cevap vermese bile, otomobilin otomatik sürüş sistemi açık olduğunda tüm dinamik sürüş görevlerinden bağımsız kalıyor. Otomobil, önündeki beklenmedik bir olay nedeniyle zor durumda kalıyorsa, yolun kenarında güvenli bir konuma geçme yeteneğine sahip. Artık yola dikkat etmek zorunda olmadığı için, sürücü diğer yolcular gibi bir yolcu durumuna geçiyor. Dolayısıyla, kitap okumak, film seyretmek veya çalışmak gibi sürüşle ilgili olmayan etkinliklerin keyfini sürebiliyor. Onaylı otoyollarda veya refüjlü bölünmüş yollarda bir Seviye 4 otonom otomobil, hızını önündeki araca göre ayarlayabiliyor, viraj alırken dahi şeridinde kalabiliyor, trafik sıkışıklığında şeritleri değiştirip (örn. başka bir otomobili geçmek için) düşük hızla yol alabiliyor. Renault otonom sürüş özelliklerinin ‘Kolay Sürüş’ adı altında aşamalı olarak devreye sokulması planlanıyor.
Sıfır Emisyonlu* elektrikli platform
Renault, Sıfır Emisyon* stratejisini sürdürmeye devam ediyor. Renault SYMBIOZ konsept otomobil ve demo araç tam elektrikli motorlara sahip. Renault, Avrupa’da elektrikli araç öncü ve lider markası konumunda yer alıyor.
- SYMBIOZ ve demo aracı besleyen iki adet elektrikli motor, yüksek güç-ağırlık ve tork-ağırlık oranları sunuyor. Arka dingil üzerinde bulunan her motor bir tekerleğe güç veriyor. Bu düzen, viraj alırken otomobilin çevikliğini ve stabilitesini artırmak için her bir tekerleğe aktarılan torku değiştiriyor.
- Arkadan itişli bu sürüş sistemi ayrıca sürüş keyfini artırmak için enerjinin yola daha verimli bir şekilde aktarılmasını sağlıyor.
- Performans bakımından, SYMBIOZ demo araç 500 kW’lık maksimum güç ve 660 Nm’lik tepe tork değeri sağlıyor. 0 – 100 km/sa hızlanması 6 saniyeden kısa sürede gerçekleşirken, akü ürün yelpazesi otoyollarda gerçek sürüş koşullarında 500 kilometrelik menzili aşıyor. 72 kWh’lik akülerin kapasitelerinin yüzde 80’i sadece 20 dakika içinde şarj edilebiliyor.
- Otomobil aküleri bir endüktif şarj sistemi vasıtasıyla otomatik olarak şarj ediliyor.
* Yol kullanımında, aşınan parçalar hariç NEDC’ye uygun sıfır karbon emisyonu ve düzenlenmiş kirleticilerin sıfır emisyonu.
İlave boş zaman ve güvenlik için internet bağlantısı
SYMBIOZ ve demo araç üzerindeki gelişmiş dahili internet bağlantı sistemi, sürücü ve yolcuların dijital hayatlarına her an erişmelerini ve geniş bir hizmet yelpazesinden yararlanmalarını sağlıyor.
- Otomobilin içine girdiklerinde nerede oturduklarına bakılmaksızın yolcular otomatik olarak belirleniyor. Diğer işlevlerle birlikte, koltuk ayarları ve müzik ve video tercihleri de hemen işleme alınıyor.
- Yolcular ev ortamında veya ofiste olduğu gibi dijital ortamlarına, medyalarına ve hizmetlerine erişebiliyor.
- Emniyet kemeri kontrol ekranları ve gösterge tablosu ekranı gibi çeşitli HMI uygulamaları, TV, buzdolabı gibi ev aletleri ile uzaktan etkileşim kurmak için bir Wi-Fi bağlantısı yoluyla dış dünyadan veri sağlıyor.
Gelişmiş dahili internet bağlantı sistemi de diğer araçlarla ve yol altyapısıyla etkileşim içinde olarak bir güvenlik unsuru oluşturuyor. Renault SYMBIOZ: Bir inovasyon projesi kapsamında geliştirilen demo araç Renault, SYMBIOZ demo aracı için 2017 yılının sonuna kadar deneme sürüşleri düzenlemeyi planlıyor. Bu demo araç, 2023’ün elektrikli, otonom ve internet bağlantılı otomobilinin ipuçlarını veriyor.
- Bu mühendislik başarısı, Paris- Guyancourt’da bulunan Renault’nun Technocentre merkezindeki BVC Garage (for Brand Vision Concept) (Marka Vizyon Konsepti için) bünyesinde yeni bir organizasyon kurularak elde edildi.
- 2017 yılının sonuna kadar yapılacak yol testleri sırasında SYMBIOZ, 2018 ve 2023 yılları arasında Renault ürün gamına aşamalı olarak dahil edilecek olan ‘Easy Connect’in bazı teknolojik özelliklerini ve işlevlerini gözler önüne serecek.
Renault, Yeni MEGANE R.S.’in ilk gösterimini
Frankfurt Otomobil Fuarı’nda gerçekleştiriyor
- Renault, MEGANE serisini yeni ikonik spor versiyonu ile genişletiyor.
- 4CONTROL sistemi, yeni motor, vites kutusu ve şasi seçeneği
- Sıra dışı ataklık, hem yol hem de yarış pisti için gelişmiş dinamik sürüş özelliği
- Yeni renk, daha büyük iz genişliği, tampon ve çamurluklar, R.S. görüş aydınlatma sistemi, sportif duruş
- Motor sporlarından transfer edilen teknoloji
Renault, direkt yakıt enjeksiyonlu yeni bir turbo motor ile çok daha güçlü hale getirilen ikonik otomobilin üçüncü kuşağı olan Yeni MEGANE R.S.’i görücüye çıkarıyor. Dört silindirli 1.8l (1798 cc) motora sahip olan ve 280 bg motoruyla 390 NM’lik tork üreten yeni MEGANE R.S., dakikada 6000 devir ortalamasıyla sınıfının en iyileri arasında yer alıyor. Yeni MEGANE R.S.’in Sport ve Cup versiyonunlarında bulunan dört çeker ve kendi segmentinde bir ilk olan 4CONTROL sistemi ile donatılması, modele yüksek hızlarda keskin dönüş ve etkileyici viraj stabilitesi sayesinde sıra dışı bir çeviklik sağlıyor.
Renault Sports Cars Genel Müdürü Patrice Ratti, yaptığı açıklamada “Müşterilerimiz, MEGANE R.S.’i seçmelerinin başlıca nedeninin performans olduğunu belirtiyorlar ve Yeni MEGANE R.S. sahip olduğu tasarımı ve teknolojisiyle sürüş zevki konusunda sınıf atlıyor. Amacımız şasisi ve 4CONTROL sistemi ile Yeni MEGANE R.S.’in C-segmentinin mihenk taşı olarak kalmasını sağlamak” dedi.
Renault’nun motorsporları konusundaki uzmanlığından ve tutkusundan yararlanan bir otomobil
Yeni MEGANE R.S., ralli sürüşünden esinlenerek, dört adet hidrolik tampon ile ayırt ediliyor. Bu konfigürasyon, otomobilin Cup versiyonunun, her türlü yolda en yüksek kullanım verimliliğine, ayrıca Sport versiyonunun otomobil sınıfında eşi benzeri görülmemiş bir konfor seviyesine sahip olmasını sağlıyor. Keskin hassasiyet için tamamen yeniden tasarlanmış bağımsız ön süspansiyon ile birlikte Cup versiyonunun yeni Torsen kilitli diferansiyeli, çekiş ve viraj alma hızlarını geliştiriyor. Yeni MEGANE R.S., ilk kez altı ileri manuel vites veya altı kademeli EDC çift kavramalı otomatik iki tip vites kutusu seçeceğine sahip ve direksiyona entegre vites değiştirme kolu bulunuyor.
Her zamankinden daha kullanıcı dostu olan Yeni MEGANE R.S. kullanıcıların bir kamera bağlamalarını, yolculuklarını filme almalarını, kayıtlarını oynatmalarını, analiz etmelerini ve görüntülerini sosyal medyada paylaşmalarını sağlayan bir “Uzman” modunu içerecek şekilde yükseltilmiş olan dahili telemetri teknolojisini de barındırıyor.
Performans için vites yükseltmiş tasarım
Yeni Megane R.S.’in daha geniş tutulmuş ve daha büyük iz genişliğine sahip 18 veya 19 inç jantları, yol tutuş performansını destekliyor. Geniş bir hava girişi sayesinde motor soğutması için ısı eşanjörlerine hava akımı gönderiliyor. Arka spoiler ise ek bastırma kuvveti oluşturmak üzere yeniden tasarlandı.
Yeni MEGANE R.S.’in tasarımı, Renault Sport tarafından tekrar gözden geçirilen bir arka difüzör, bir F1 tarzı ön bıçak ve bir 3D petek desenli ön ızgara da dahil olmak üzere motorsporları dünyasından birçok ipucunu içeriyor. Aynı anda, Renault MEGANE’ın imzası niteliğindeki duyulara hitap eden kavisli kenarları, R.S. versiyonunun daha geniş çamurlukları ve iz genişliği ile daha da vurgulanıyor. Renault Sport’un özel, patentli R.S. görüş aydınlatma teknolojisi motorsporları dünyasını anımsatıyor ve otomobile segmentinde eşi benzeri görülmeyen bir görüş kabiliyeti sağlıyor.
Yeni MEGANE R.S., hem Renault Sport Racing hem de Renault Sport Cars’ta ortak olarak kullanılan yeni Renault Sport logosunu taşıyan ilk seri üretim otomobil olurken, yeni bir dinamik gövde rengi olan Turuncu da seçenekler arasında yer alıyor. Entegre koltuk başlıkları, kömür grisi giydirmeler, kırmızı üst dikişler, kumaşlar veya Alcantara® döşemeler, R.S. arma, vb. öğelerle tamamlanan spor ön koltuklarla bezenen iç mekana ciddi anlamda özen gösterildiğini kanıtlıyor.
Spor bir MEGANE
Yeni MEGANE R.S., sürücülerin beş sürüş modu arasından seçim yapmasını sağlayan Renault’nun MULTI-SENSE sistemi ile donatıldı: Comfort (Konfor), Normal, Sport (Spor), Race (Yarış) ve Perso (Kişiselleştirilmiş). Ayrıca, R-LINK 2 tabletini kullanarak etkinleştirilebilen veya kapatılabilen bir sürücü yardımları seti (ADAS) de aracın mevcut özellikleri arasında yer alıyor.
Renault Sport, Yeni MEGANE R.S.’in 300 beygir gücündeki ‘Trophy’ versiyonunu ise 2018’in sonunda tanıtacak.